Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
acil durum butonu
secretly install a hidden camera in a room
gain skills
en ön
Geçmiş
Cümleler
"en ön"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Sport
1
Spor
en ön
frontmost
s.
"en ön"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
defileleri izlemek için ön sırada bulunan en prestijli ve arzu edilen koltukların bulunduğu alan
frow (front row)
i.
2
Genel
bir dişin çenenin ön kısmının ortasına en yakın olan yüzeyine ait veya ilişkin
mesal
s.
3
Genel
en ön sırada
foremostly
zf.
4
Genel
en son anlamı veren ön ek
neo-
ök.
5
Genel
en son anlamı veren ön ek
ne-
ök.
6
Genel
en iyi anlamı veren ön ek
aristo-
ök.
7
Genel
en eski anlamı veren ön ek
eo-
ök.
8
Genel
en erken anlamı veren ön ek
eo-
ök.
9
Genel
mümkün olan en fazla sayıda hidroksil grubu içeren anlamı veren ön ek
hol-
ök.
10
Genel
en yüksek veya yüksek oksidasyon halindeki bir element içeren anlamı veren ön ek
per-
ök.
11
Genel
en yüksek hidratlı veya hidroksillenmiş formdaki asit anlamı veren ön ek
ortho-
ök.
12
Genel
alanının en iyisi anlamına gelen bir ön ek
super-
ök.
13
Genel
alanında en üstün anlamına gelen bir ön ek
super-
ök.
Idioms
14
Deyim
en ön saflarda
up front
zf.
15
Deyim
en ön sıradaki koltuk
a ringside seat
expr.
16
Deyim
en ön sıradaki koltuk
a ringside view
expr.
Technical
17
Teknik
en yüksek hidratlı veya hidroksillenmiş formdaki asit anlamı veren ön ek
orth-
ök.
18
Teknik
serinin ilki/en küçüğü anlamı veren ön ek
proto-
ök.
Aeronautic
19
Havacılık
en ön kısım
leading edge
i.
Marine
20
Denizcilik
kabasorta armalı bir geminin en altta bulunan ön yelkeni
forecourse
i.
21
Denizcilik
kabasorta armalı bir gemide en altta bulunan ön yelkeninin ıskota köşesinin aşağı doğru bastırılmasını sağlayan halat
foresheet
i.
Anatomy
22
Anatomi
beynin sağ ve sol hemisferinde ön lob ve paryetal lobu aşağıda bulunan temporal lobdan ayıran, korteksteki en derin ve belirgin fissür
lateral cerebral sulcus
i.
23
Anatomi
beynin sağ ve sol hemisferinde ön lob ve paryetal lobu aşağıda bulunan temporal lobdan ayıran, korteksteki en derin ve belirgin fissür
fissure of sylvius
i.
24
Anatomi
beynin sağ ve sol hemisferinde ön lob ve paryetal lobu aşağıda bulunan temporal lobdan ayıran, korteksteki en derin ve belirgin fissür
sulcus lateralis cerebri
i.
25
Anatomi
beynin sağ ve sol hemisferinde ön lob ve paryetal lobu aşağıda bulunan temporal lobdan ayıran, korteksteki en derin ve belirgin fissür
sylvian fissure
i.
26
Anatomi
beynin sağ ve sol hemisferinde ön lob ve paryetal lobu aşağıda bulunan temporal lobdan ayıran, korteksteki en derin ve belirgin fissür
lateral sulcus
i.
Dentistry
27
Diş Hekimliği
damak ortasındaki çizginin en ön noktası
alveolar point
i.
28
Diş Hekimliği
damak ortasındaki çizginin en ön noktası
prosthion
i.
29
Diş Hekimliği
damak ortasındaki çizginin en ön noktası
prostheon
i.
30
Diş Hekimliği
damağın ortasındaki çizginin en ön noktası
alveon
i.
31
Diş Hekimliği
dişin çenenin ön kısmının ortasına en yakın yüzeyine ait veya ilişkin
mesial
s.
Statistics
32
İstatistik
ön kestirici en çok olabilirlik
predicative likelihood
i.
Chemistry
33
Kimya
(inorganik asit adlarında) mümkün olan en fazla sayıda hidroksil grubu içeren anlamı veren ön ek
holo-
ök.
34
Kimya
en düşük oksidasyon durumunda olan anlamı veren ön ek
hypo-
ök.
35
Kimya
serinin en düşüğü anlamı veren ön ek
prot-
ök.
Geology
36
Jeoloji
jeolojik zamana göre en son alt bölüm anlamı veren ön ek
neo-
ök.
37
Jeoloji
jeolojik zamana göre en son alt bölüm anlamı veren ön ek
ne-
ök.
Theatre
38
Tiyatro
(tiyatroda) en ön koltukta oturan seyirciler
stalls [uk]
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of en ön
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy